Cevat Sağlam



18.3.11

TEVEKKÜL


TEVEKKÜL
   Dünya ve ahiret hayatımızda yakından ilgili olan tevekkül konusu,kimi zaman bilgisizlikten ya da ilgisizlikten ötürü yanlış anlaşılmakta  ve yorumlanmaktadır.Böyle hatalara düşmemek,ancak tevekkülün mânâ ve muhtevasını(içeriğini)öğrenmekle mümkün olabilir.
   Tevekkül,bütün sebepleri hazırladıktan,her türlü çarelere ve tedbirlere başvurduktan sonra,işin gerçekleşmesini Allah'tan beklemek;bu hususta Allah'a dayanmak ve güvenmektir.Yoksa,elden geleni yapmadan"Ben tevekkül ettim"diyerek işi oluruna bırakmak,tevekkül değil de olsa olsa tembellik olur.Meselâ:
   Çiftçi,zamanında tarlasını sürmeli,ekmeli,gübrelemeli ve gerektiğinde sulamalıdır.Tacir,meşru yollardan para kazanmanın imkânlarını aramalı,araştırmalı ve ticaretinde doğruluktan ayrılmadan azim ve sebatla çalışmalıdır.Öğrenci,derslerini zamanında hazırlamalı ve okulun disiplin kurallarına uymalıdır.
   Bunlar yapılmadan"Takdir ne ise o olur"deyip,çalışmada ve tedbirde kusur ederek sürdürülen bir ziraatten,ticaretten ve eğitimden iyi sonuç almak mümkün değildir.Zira,Allah Tealâ Hazretleri,her şeyi bir sebebe bağlamıştır.Bir işte başarılı olmak için,Allah'a güven duygusu içerisinde,o işte başarıya ulaştıracak sebeplere başvurulmalı ve onlardan yararlanılmalıdır.
   Kâinatta zerreden küreye kadar her varlık,yaratılışındaki gaye doğrultusunda ilerlerken,bütün varlıkların en şereflisi olan insanoğlunun,sahip olduğu akıl nimetinden,düşünme ve muhakeme kabiliyetinden yararlanmaması,tembel tembel oturarak Allah'tan rızık beklemesi,insanlığa yakışmayan bir davranış ve boşuna bir bekleyiş olur.Zira bu, "Bir şeye karar verip azmettikten sonra artık Allah'a güvenip dayan.Çünkü Allah,kendine güvenip  dayananları sever"(1)meâlindeki yüce İlâhi buyruğuna ters düşer. "İnsan ancak çalıştığına erişir"(2)meâlindeki ayet-i Kerime ve "Besmelesiz başlanan işin hayrı yoktur"(3)meâlindeki hadis-i şerif de azim ve güvenin başarıdaki önemini açıkça bildirmektedirler.
   Allah Elçisi,Ashab'dan bir zâtın: "Ya Resûlallah,devemi bağlayım da mı yoksa bağlamadan mı tevekkül edeyim?"sorununa:"Bağla da tevekkül et"(4)karşılığını vermişlerdir.
   Hazreti Ömer(R.A), "Sizden biriniz,"Allah'ım!Rızkımı ver"diyerek,sakın geçimini sağlamayı bırakmasın.Bilirsiniz ki gökten ne altın yağar ne de gümüş"(5)der.Yine Ömer(R.A)'ın, "Biz mütevekkiliz"diyerek çalışmayı bırakıp hurma gölgeliklerinde dedikodu ile vakit geçiren kişilere"Siz mütevekkil değil,müteekkil yani hazır yiyicilersiniz"(6)diye çıkıştığı ve kırbacıyla onları dağıttığı nakledilir.
   Vatan toprakları arasında tehdit unsuru olarak kalan İstanbul'u almak ve onun fethi konusundaki hadis-i şerifte haber verilen büyük övgüye nail olmak için harekete geçen Sultan İkinci Mehmet,sahip olduğu büyük azim ve güven sayesinde,önüne çıkan hiçbir engelden yılmamış,gemilerini yağlı kızaklarda kaydırarak Haliç'e indirmeyi başarmış,fethi tamamlayarak yeni bir çağ açmıştır.Bunlar,ecdadımızın tevekkül anlayışını sergileyen güzel örneklerdir.
   O halde gücümüzü,yeteneğimizi,bilgi ve becerimizi azim,kararlılık ve güven duygusu içerisinde kullanıp çok çalışarak dünya ve ahiret hayatımızı kazanmaya gayret etmeliyiz.Çünkü,ne kadar iyi tedbir alınmış olsa da Allah'ın lütuf ve yardımcı olmadıkça hiçbir işte başarı sağlanmaz;türlü engeller çıkar.Azimle çalışmak ve Allah'a güvenmek içiçe olunca,kişi,bu şartları haiz olmayan davranışlarının sonucuna katlanmak durumundadır.
   Her türlü çalışmalarımızda kuvvet,güven,başarı ve zafer kaynağımız olması gereken tevekkülü,acz ve miskinlik vasıtası yapmaktan sakınmalıyız.Bilmeliyiz ki,Allah'ın emri olan çalışmak dururken,nefsin isteği olan tembelliği seçip,bunu da tevekkül kabul etmek,Yüce Rabbimizin emirlerinden uzaklaşıp,nefsimizin arzularına uymak olur.


_________________________________
1-Al-i İmran Sûresi;ayet:159
2-Necm Sûresi;ayet:39
3-Kenzü'l-İrfan sh:4,had.no:2
4-250 Hadis,sf:50
5-Örnek Metinler,sf:189(Diyanet yayınları)
6-Ö.N.Bilmen,Hikmet Gonceleri 500 Hadis-i Şerif meâli,sh:78