Cevat Sağlam



19.4.11

FATİHA SÛRESİNİN FAZİLETİ


FATİHA SÛRESİNİN FAZİLETİ
   Allah'a olan kulluk görevlerimiz arasında namaz ibâdetinin önemli bir yeri vardır.Bir hadis-i şerifte meâlen:
   "Kıyamet gününde kula ilk sorulacak şey namazdır.O iyi olursa,diğer amelleri de iyi olur.O bozulursa diğer amelleri de bozulur"(1)buyrulmuştur.
   Her gün kıldığımız beş vakit namazın her re'atında okuduğumuz Fatiha Sûresi meâl olarak şöyledir:
   "Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın adıyla.Hamd(övme ve övülme),âlemlerin Rabbi,Rahman,Rahîm ve din gününün sahibi Allah'a mahsustur.(Rabbimiz!)Ancak Sana kulluk ederiz ve yalnız Sen'den medet umarız.Bizi doğru yola,nimete erdirdiğin kimselerin,gadaba uğramıyanların,sapmayanların yoluna eriştir."(2)
   Hem Fatiha'nın,hem de Fatiha okuyan kimsenin fazileti bir kudsî hadiste meâl olarak şöyle belirtilmiştir:
   Allahu Teâlâ:"Ben(namaz sûresi olan)Fatiha'yı benim ile kulum arasında ikiye böldüm.(Yarısı benim,yarısı kulumundur.)Kulumun istediği hakkıdır,verilecektir."buyurdu.Bir kul "Elhamdülillahi Rabbil'alemîn:Bütün hamd ü senâ âlemlerin Rabbi olan Allah'a mahsustur"dediği zaman,Allahu Teâlâ:"Kulum bana hamdetti"der.kul:"Errahmanirrahîm"dediğinde,Allah:"Kulum beni umumî ve hususî merhametle andı,bana senâ etti"der.Kul:"Mâliki yevmiddîn"yani(Allah)"hesap ve ceza gününün sahibi ve hakimidir"dediğinde,Cenab-ı Hak:"Kulum beni şeref ve yücelikle ifade eden kelimelerle andı"der.(Buraya kadar hep kulun Allah'ı methü senâsı ile geçer.Bundan sonraki ayetler hep kula aittir.)
  
Namaz kılan:"İyyâke na'budu ve iyyâke neste'în:İlâhî!Biz yalnız Sana ibâdet eder ve yalnız Sen'den yardım dileriz"deyince,Allahu Teâlâ:"Bu işi benim ile kulumun arasındadır.(ibâdet bana,yardım da kuluma aittir.)Kulumun istediği verilecektir"der.Namaz kılan kul:"İhdinassıratelmüstakîm.Sırâtellezine en'amte aleyhim.Gayrilmağdûbi aleyhim ve leddâllîn:"Bizi doğru yola nimete erdirdiğin kimselerin,gadaba uğramayanların,sapmayanların yoluna eriştir yâ Rabbî!"dediğinde,Cenab-ı Hak:"Bu dilek kula aittir.Ona istediği verilecektir."buyurdu.(3)
   Görüldüğü gibi bu kudsî hadiste Cenab-ı Hak Fatiha okuyan kuluna "Benim kulum"diyerek onu kendi zâtına izâfe kılmış ve ona büyük bir şeref bahşetmiştir.Bir hadis-i şerifte de:
   "Kur'andaki Sûreler'in(sevap cihetiyle)en büyük namazda tekrarlanan ve yedi ayetten ibâret olan Fatiha Sûresi'dir"(4)buyrulmuştur.
   Fatiha Sûresi'nde geçen bazı terim,terkip ve ayetler tercüme ve tefsir kitaplarında şöyle açıklanmakta ve yorumlanmaktadır:Fatiha'daki yedi ayetten ilki olan besmele"Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla(başlarım,okurum)"demektir.Bu bakımdan Kur'an-i Kerim'e her türlü güzel övgüye lâyık olan Allah'a hamd ile başlanmıştır."Rab"varlık âlemlerini yaratan,terbiye eden,maddî ve manevî olgunluğa erdiren(Allah)demektir."Âlemlerin Rabbi"terkibi ise bazı tahrife uğramış dinlerdeki millî tanrı görüşünü reddeder."Rahman ve Rahîm"Cenab-ı Hakk'ın isimlerinden  olup,birincisi dünyada iman eden,etmeyen herkesi ve her mahlûku,ikincisi ise yalnız iman edenleri ahirette koruyan demektir."Yevmiddîn"hesap günü,ceza günü,herkesin dünyada yaptığının karşılığını göreceği ahiret günüdür."İyyâke na'budu ve iyyâke nesta'in:Yalnız Sana kulluk eder,yalnız Sen'den yardım dileriz"ayet-i Celile'si,her türlü putperestliği reddeder.İnsan denilen en şerefli ve saygı değer varlığın,kendisi gibi bir insana  ya da ağaç,hayvan,ateş,güneş ve ay gibi kendisinden aşağı birine kulluk etmesine ve onlardan medet ummasına Cenab-ı Hak izin vermez.O,kötü âdetlerin,batıl inançların,hurafelerin ve zararlı ideolojilerin önüne bir sed çeker;insana insan olduğunun hikmetini öğütler."İhtinassırâtelmüstekîm"diyerek Allahu Teâlâ'dan ulaşılması niyaz edilen doğru yol, "Bana kulluk edin,işte doğru yol budur"(5)meâlindeki İlâhi buyruğunda belirlenmiştir."Sıratellezîne en'amte aleyhim"de işaret edilen doğru yola ermiş gerçek nimet sahipleri,bir ayet-i Kerimede meâl olarak şöyle bildirilmiştir:
   "Kim Allah'a ve Peygamber'e itâat ederse işte onlar,Allah'ın kendilerine nimetler verdiği Peygamberlerle,sıddıklarla,şehidlerle ve iyilerle beraberdirler.Onlar ne iyi arkadaştırlar."(6)
   Fatiha'da sözü edilen gadaba uğrayanlar,hakkı inkâr edip maddeye tapanlardır;sapıklar ise,İlâhi sınırları aşıp Allah'a ortak koşanlardır.Bir hadis-i şerifte:
   "Gadaba ermiş olanlar yahudiler;sapıtmış olanlar da,hristiyanlardır"(7)buyrulmuştur.
   Elmalı Hamdi Yazır,Hak Dini Kur'an Dili adlı tefsirinde bu konuda şöyle diyor: "Yahudiler daha nice zman önce dünya sevgisi ve bencillik ile Tevrat'ın hükümlerini ihmâl ve tahrif ederek Hak yolundan bile bile ayrılmışlar,nice Enbiya-i Kiram'a,özellikle Zekeriyya,Yahya ve İsa aleyhismusselâma olan haksızlıklarıyla da hem Allah'ın gadabını ve hem halkın nefretini kazanmışlardı.Hristiyanlar,yahudiler gibi kavmiyyet çemberine sıkılmış değillerdi.(millî tanrı inançları yoktu.)Fakat Tevhid inancını bırakıp,teslis akîdesine saplanmışlar ve en adi müşrikler gibi putlar içinde kalmışlardı..."(8)
   Sözün özü;Fatiha Sûresi'nin fazîleti çok büyüktür."Mü'minin mi'racı"ve "Dinin direği"sayılan namaz ibâdeti onunla gerçekleşebilmektedir.Kur'an'ın anası kabûl edilen Fatiha Sûresi'ni çok iyi anlamalıyız ki,namazımızı ne dediğimizin ve istediğimizin bilincinde olarak kılabilelim ve hayatımızı Fatiha'daki İlâhî sırlar doğrultusunda yönlendirebilelim.


__________________________________
1-Kenzu'l-irfan,sh:21
2-Fatiha Sûresi;ayet:1-7
3-Kırk Kudsî Hadis,sf:5-6
4-Kırk Kudsî Hadis,sf:6(Buharî)
5-Yâ-Sin Sûresi;ayet:61
6-Nisa Sûresi;ayet:69
7-Tac Tercemesi,4/70
8-Elmalılı Tefsiri,1/140