Cevat Sağlam



20.3.11

HASEDİN TANIMI VE ZARARLARI


HASEDİN TANIMI VE ZARARLARI
  Toplumu felâkete sürükleyen kötü alışkanlıklardan biri de
hasettir.Haset,başkasının malını,ilmini,başarısını,makamını,güzel buluşlarını,faziletini ve bunlara benzer sahip olduğu nimetleri kıskanmak,bu nimetlerin o kimsede arzu etmektir.
  Şeytanın fitnesi ve nefsin körüklemesi ile şahlanan kıskançlık duyguları,kişiyi hem Cenab-ı Hak katında hem de insanlar nezdinde alçaltacak düşünce ve davranışlara yönelterek,onun imanını,amelini,hayır ve hasenatını yok eder.Nitekim bir hadis-i Şerifte iman ile hasedin bir kulun içinde birleşmeyeceği bildirilmiş,(1)başka bir hadiste de ateşin,odunu yahut otu yakıp yediği gibi,hasedin de iyi amelleri yeyip tükettiği haber verilmiştir.(2)
   Haset,bireyde olduğu gibi toplumun bünyesini de sarsmakta ve çökertmektedir.Zira,birbirini çekemeyen,sevmeyen ve birbirinin ayağını kaydırmak için akla gelmedik hilelere başvuran kişilerden oluşan bir toplumun huzur ve güven içinde olması mümkün değildir.
 Hasedlik duygusuna kapılan insan,kimsenin ilerlemesine,yükselmesine ve kendisinden daha üstün olmasına tahammül edemez;böylelerine karşı kin ve nefret besler.
  Oysa gerçek iman,başkalarını da kendin kadar düşünmeyi ve sevmeyi gerektirir.Müslümana düşen görev,onu bunu kıskanmak değil,meşru yollarda çalışıp başarıya ulaşan kimseye gıbta ederek çalışmalarında onu örnek almaktır.
 Sevgili Peygamberimiz bir hadislerinde meâlen:
 "Mü'min olan gıbta eder;münafık olan kimse de hased eder"buyurmuşlardır.
  Dinimizde meşru yolda çalışıp ilerlemek ve yükselmek yasaklanmış aksine teşvik edilmiştir.Bir ayet-i Kerimede meâl olarak,"İyi şeyler için yarışanlar,bunun için yarışsınlar"(3)buyrulmuştur.
  Kıskanç insan,el emeğine,mirasa saygılı olmadığı gibi,Allahu Tealâ'nın ihsanını ve ikramını kendisinden başkasına lâyık görmediğinden İlâhî tekdire de karşı gelmektedir.Böyleleri için Yüce Kitabımızda meâlen:
  "Yoksa onlar,Allah'ın lütfundan verdiği şeyler için insanlara hased mi ediyorlar"(4)buyrulmuştur.
Bu konuda ki hadis-i Şeriflerden bazıları da meâl olarak şöyledir:
 " İnsanlar,hasedlik yapmadıkça hayır üzeredirler"(5),"Bir koyun ağılına giren iki aç kurdun onlara zararı,haset ve mala düşkünlüğün,müslümanın dinine verdiği zarardan daha çok değildir"(6),"Size geçmiş ümmetlerin iki(manevî)hastalığı sirâyet etmiştir:Hased ve kin.Bunların her biri kazıyan (bir ustura)dır.Kılları kazır ve traş eder,demek istemiyorum.Dinin kökünü kazır,demek istiyorum..."(7),"Zandan sakının,çünkü zan,sözün en yalan olanıdır.Gizli bir konuşmayı da dinlemeyin,insanların ayıplarını araştırmayın.Dünya hususunda da birbirinizle buğz(düşmanlık)etmeyin:,birbirinize yüz çevirmeyi(gerektiren iş yapmayın);Ey Allah'ın kulları,(sevgi ve yardımlaşmada)kardeş gibi olun!"(8)
  Şüphesiz insan melek değildir.Kalbinde hasetlik duygusu belirebilir.Aslında bu duygu insanın tabiatında vardır.Mühim olan onun etkisinde kalmamak,hoşa giden herhangi bir şeyin,sahibinin elinden çalınmasını istememek ve bunun için gayret etmemektir.Kıskançlık hissine kapılanlar,hemen kendilerine gelip,bu kötü duygunun tesirinde bırakmaması için Cenab-ı Hakk'a niyazda bulunmalıdırlar.
   Konumuzu bir hadis-i Şerif meâliyle tamamlayalım:
 "Üç şey vardır ki,müslümanlar bunlardan sâlim olmamıştır:Haset,kötü zanda bulunmak ve uğursuz saymak.Dikkat ediniz,bunlardan kurtulmanın yolunu size haber vereyim:Kötü zanda bulunduğun vakit,tahkikına (soruşturmaya)kalkışma.Hased eder insan,onunla amel etme.Uğursuzluk hissi geldi mi,niyet ve kastına devâm et."(9)



___________________________________________
1-Seçme Hadisler;2/36,Nesâi 2/55
2-Tac Tercemesi,5/62
3-Mutaffifin Sûresi;ayet:25
4-Nisa Sûresi;ayet:54
5-Seçme Hadisler,2/43
6-Seçme Hadisler,2/36
7-Tac Tercemesi,5/62
8-Tac Tercemesi,5/61
9-250 Hadis,sf:115