Cevat Sağlam



9.2.11

İNSAN YARATILMIŞLARIN EN ŞEREFLİSİDİR




İNSAN YARATILMIŞLARIN EN ŞEREFLİSİDİR
    Sahip olduğu akıl,fikir ve iyiyi kötüden ayırt edebilme kabiliyeti gibi üstün meziyetlerle diğer yaratıklardan ayrılan insanoğlu,İlâhî emirlere bağlı kalmakla,doğuştan sahip olduğu değerini korur;dünyada da ahirette de mutlu olur.Yüce Rabbimiz Kur'an-ı Kerim'inde mealen:
  "Biz hakîkaten insanoğlunu şan ve şeref sahibi kıldık.Onları(çeşitli nakil vasıtaları ile)karada ve denizde taşıdık;kendilerine güzel güzel rızıklar verdik;yine onları,yarattıklarımızın bir çoğundan cidden üstün kıldık"(1)buyururak insanın diğer varlıklar arasındaki önemli yerini bildirmiş ve kâinatı insan için yarattığına dikkat çekmiştir.
   Saygıdeğer vasfını kazanmış olan insan,şüphesiz imanlı,ihlâslı,ahlâklı,ameli iyi ve çalışkan insandır.Yoksa bu yüce değerlerden nasipsiz kalmış,herkesi rahatsız eden,hak hukuk tanıyan,nefsine esir olmuş,ırz,can,mal,namus düşmanı kimseler şerefli olmak şöyle dursun dinimizde aşağıların aşağısı diye vasıflandırılmışlardır.Yaratılışındaki fizik güzelliği kadar sağlam inanç ve güzel amele de sahip olmayanların,Allah katında değerleri olmayacağı Tin Sûresi'nde meal olarak şöyle açıklanmıştır:
  "Biz,insanı en güzel biçimde yarattık sonra onu aşağıların aşağısına indirdik.Fakat iman edip sâlih amel işleyenler için eksilmeyen devamlı bir ecir vardır."(2)
    Her varlıkta Yüce Rabbimizin yaratıcı üstün kudereti görülür ise de,bu en açık bir şekilde insanda kendisini belli eder.Bilme,konuşma ve isteme gibi sıfatlara Allah'tan başka,sınırlı imkânla da olsa sahip olan yegâne varlık insanoğludur.İşte bu yüce değerler,insanı"Allah'ın halifesi"olma şerefine erdiren sırlardan olsa gerektir.İnsanların da,Peygamberlerin de ilki olan ceddimiz Hazreti Âdem'in yaratılışı ve onun kadri yüce bir bir Peygamber olduğu,Bakara Sûresi'nde çok duyarlı bir biçimde şöyle haber verilmiştir:
  "Hatırla ki Rabbin meleklere'' Ben yeryüüznde bir halife yaratacağım",dedi.Onlar:"Bizler hamdinle seni tesbih ve seni takdiz edip dururken,yeryüzünde fesat çıkarark,orada kan dökecek insanı mı halife kılıyorsun?"dediler.Allah'da onlara:"Sizin bilemeyeceğini heralde ben bilirim"dedi."(3)
   Hayvanlar,bitkiler,sular,yağmurlar,rüzgârlar vb.canlı cansız bütün tabiat güçleri Cenab-ı Hak'kın: "O,göklerde ve yerde ne varsa hepsini kendi katında(bir lütfü olmak üzere)size boyun eğdirmiştir.Elbette bunda düşünen bir toplum için ibretler vardır"(4)yüce buyruğunun bir tecellisi olarak insanoğlunun hizmetine hazırdırlar.Yeter ki bizler,aklımızı kullanıp,çalışarak kendimize verilen bu nimetlerden yararlanmasını bilelim ve bunların şükrünü ifa edelim.
   Unutulmamalıdır ki insanın diğer yaratıklara bu üstünlüğü derecesinde sorumlulukları da vardır.Nitekim Kıyamet Sûresi'nde: "İnsan,kendisinin başıboş bırakılacağını mı sanır!"(5)buyrularak ona hayatının belli plâna bağlanmış olduğu bildirilmiş,Zâriyât Sûresi'nde de: "Ben cinleri ve insanları,ancak bana kulluk etsinler diye yarattım"(6)buyrularak,yaratılışımızdaki gayenin  
Yüce Mevlâ'mıza kulluk olduğu belirtilmiştir.
   Dinî emir ve yasakların biri dünya,diğeri ahiret olmak üzere iki ana hedefi vardır."Sizin en hayırlınız ne dünyası için ahiretini ne de ahireti için dünyasını terk eden değil,her ikisi için gereği gibi çalışandır."(7),"Hiç ölmeyeckmiş gibi dünyaya,yarın ölecekmiş gibi ahirete çalışınız"(8)mealindeki hadis-i şerifler bu gerçeğin açık delilleridir.
  Dünya kazancının peşin,ahiret kazancının geleceğe yönelik olmasıiahiretle ilgili çalışmalarımızda bizi ihmalkârlığa sürüklememelidir.Zira,bu gelecek,en kısa zamanda da gerçekleşebilir;biz ömrümüzün ne kadar olduğunu bilemeyiz.Dinimizde edebî saadete ulaşmak için ibâdete günde toplam bir iki saat zaman ayırıp kısa dünya hayatı için kalan zamanı harcamak bile dengeli bir çalışma kabul edilirken,bu büyük fırsatı da değerlendirmeyenler,Kur'an-ı Kerim'de:
  "Fakat siz(Ey insanlar!)ahiret daha hayırlı ve daha devamlı olduğu halde dünya hayatını tercih ediyorsunuz"(9)mealinde uyarılmaktadırlar.
  Yüce dinimiz insanla imanın,ibâdeti,ahlâkı,sevgiyi,çalışmayı,doğruluğu,hayatı ve hayat mücadelesini içiçe gösterir.Her türlü başarıya,huzura ve mutluluğa azim ve sabırla doğru yolda çalışarak erişebileceğini bildirir.Kazancın kesinlikle çalışmaya bağlı olduğunu açıklayan ayet-i kerimelerden bazıları meal olarak şöyledir:
  "Kararını verdiğin zaman artık Allah'a dayanıp güven.Çünkü Allah,kendisine dayanıp güvenenleri sever."(10),"Bilsin ki insan için kendi çalışmasından başka birşey yoktur ve çalışması da ileride görülecektir."(11)
  Şüphesiz kazanmak çalışmaya bağlıdır;ancak dünya nimetleri gibi ahiret nimetlerinin de dünyada kazanılacağı unutulmamalıdır.Bunun için Resûl-i Ekrem (S.A.V.),"Dünya ahiretin tarlasıdır"(12)buyurmuşlar ya...


________________________________
1-İsrâ Sûresi;ayet:70
2-Tin Sûresi;ayet:6
3-Bakara Sûresi;ayet:30
4-Câsiye Sûresi;ayet:13
5-Kıyamet Sûresi;ayet:36
6-Zâriyât Sûresi;ayet:56
7-Ramizü'l-Ehadis;sf:77;Muhtar'ul-Ehadis sf:87,144
8-Muhtar'ul-Ehadis:29
9-A'lâ Sûresi;ayet:16-17
10-Al-i İmran Sûresi;ayet:159
11-Necm Sûresi;ayet:39-40
12-Keşfü'l-Hafa,1/412